Ferah Uslu Özer... O başarının ismi. "Kadın Başıma ne yaparım" demek yerine hayatla mücadele eden örneğin ta kendisi. 46 yaşında ilkokul çocukları ile başlamış tekvandoya. Yılmadan, azminden bir şey kaybetmeden devam etmiş çalışmalara. Sonuç mu? Türkiye ikinciliği.

GİTTİĞİ YERE KADAR GÖTÜRÜRÜM

Kendi ağzından hayat hikayesini anlatıyor, Ferah Uslu özer. "17 03 1960 yılında doğdum 60 ‘lı yılların çocuğuyum  ve o zamanda doğmaktan da çok mutluyum. Kendimle barışık, güvenli ve karalı biriyim. Bir işe el attıysam gidebildiği yere kadar götürür ve orda kalmasını bilirim. Hayatla mücadelemiz erken yaşlarda başladı. İlk, orta ve liseyi İzmir’de, tamamladım.Okul yıllarında sanata ve spora karşı ilgim büyüktü. Orta Okul sıralarında resim ve karıkatür çalışmalarına başladım ve çeşitli yarışmalara girer ödül alırdım, şiir yazmaya ise Lise döneminde başladım okulumuza yeni tayın olan edebiyat öğretmenimiz Recep Vergili , hocam  sayesinde ve okuduğu Annabelli şiirden çok etkilenerek  o günden beri aralıklarda da olsa şiir yazarım.

HİÇ BİR ŞEYİMİZ YOKTU!

Yokluk yıllarını anlatıyor Ferah Uslu Özer. okulun atletizm takımındaydım ve o zaman boyle salonlar yoktu dağlarda, sokak aralarında  eğitim yapardık dağ koşuları bizim en büyük sıkıntımızdı çünkü kondisyon olarak takım arkadaşlarımızı omzumuza alıp tırmanmaktı. Hiçbir şeyimiz yoktu ama spor adına çok şeyler basarmıştık.

39 YILLIK EVLİYİM

Zor bir hayatta Niyazi Amca (eşi) ile el ele vererek hayat mücadelesine devam etmişler. Çocuklarını okutmak, onları hayata hazırlamak için çok çabalamışlar. Şimdi hepsi önemli mevkilerde. 

Yazın toplanıp memleketlerinde fındık toplamak ise aileyi birbirine bağlayan başka bir etkinlik olmuş. 

RESİME İLGİ DUYDUM

Şiir, spor ile yetinmemiş Ferah Hoca. Yıllarca ara verdiği hayatına resime merak sararak devam etmiş. Merak olarak kalmamış tabi, tuttuğunu koparan yapısıyla "resim sergisi" bile açmış.

2015'TE AVRUPA ŞAMPİYONU VE AVRUPA İKİNCİSİ

"Bu arada  yılında Taekwondo ve Kickboks sporuna başlamam çok ilginçtir tam yaşamımın ikinci yarısı diyebiliriz hayata yeniden lades der gibi karşıma çıktı. İlk Kickboksla  40 lı yaşlarımda başladım Federasyonu bile yoktu ilk hocam da Remzi Bagay’dır. Bir arkadaşımın sayesinde Taekwondo Sporun adını duydum ama hiçbir bilgim yoktu. Arkadaşlarımın sayesinde taekwondo ya  46 yaşında  adım atmış  oldum ilk okul  ve lise  öğrencileriyle birlikte aynı salonda taekwondo yu öğrenmeye başladım. İlk günler zorlanmıştım ama pes etmek yoktu  ve kuşaklar almaya başlayınca çok mutlu oluyordum çünkü Taekwondo’nun Poomse yarışmaları olduğunu öğrenmiştim ve bu yarışmada yer almak için hedeflerimi büyüttüm. 2011 yılında ferdi olarak denemek adına yarışmaya katıldım ve Türkiye ikincisi olmuştum.

Daha sonraları Malatya Menekşe Spor Kulübü adına yarışmaya başladım ilk kulübüm antrenörüm İsmail Menekşe’ye teşekkürü borç bilirim.  Şu an Kulübüm Foça Belediyesinin sporcusuyum. Recep Başkan hocamın sayesinde ve Koçoğlu Spor Salonu Kurucusu Mustafa Koçoğlu Hocam , eşi  Plates Hocam Senem Koçoğlu hocam sayesinde bu sene daha iyi yerlere geldiğimi ve hocalarımla çok şeyler başaracağımı biliyorum. 2012 de Türkiye ikincisi, 2013, 2014, 2015, Türkiye’de ikincilik üçüncülük ve 2015 te Avrupa şampiyonu ve Avrupa ikincisi olmuştum. 

SPORCULUKTAN GAZETECİLİĞE

Tabi bu başarılarla yetinmemiş Ferah Hoca. Muhabirliğe başlamış. Köşe yazıları zevkle okunan bir yazar haline gelmiş. Olayların gelişimini şöyle anlatıyor "Antalya Öz Haber Gazetesinin Muhabiriyim. İlk gazete teklifi benim için çok değerli duayen hocam Ali Aladağ birgün hocam sizden bir şey rica edebilirmiyim demesiyle başladı. Olmaz dediysem de olur olur sen bir yazı yolla bana dedi ve o gündür bugündür yazıyorum. Yazmayı çok seviyorum ve 3 yıldır yazmaya devam ediyorum. Yazdıgım gazeteler sırası ile Malatya Olay Gazetesi, Bursa Life, Malatya Haber Merkezi, Antalya Öz Haber, Malatya Öz haber, Mizan Gazetesi, Malatya Son Havadis, gibi devam ediyor.

İşte benim hayat hikayem tesadüfler sonucu gelişiyor ve ikinci hayatımın yarıs çok başarılı ve bundan böyle inşallah başarılı geçecektir eminim. Ben arkadaşlarıma diyorum ki yaşamımızın her anını değerlendirelim  ve sağlıklı bır yaşam için spora başlıyalım. Tesadüfen kapınıza gelen her şeyi dikkate alalım. Hani derler ya Herşey de hayır vardır evet her şeyde hayır vardır.

Editör: İbrahim Halil Aksoy