AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’da "70. Yılında İmam Hatip Okulları ve Türkiye'de Din Eğitimi Uluslararası Sempozyumu"nun açılışında konuşuyor.

Erdoğan'ın açıklamalarının satır başları şöyle oldu:

Buradan ülkemizin döt bir yanındaki imam hatipli kardeşlerime ien kalbi selamlarımı gönderiyorum. Gözünü ülkemize çevirmiş tüm mazlum ve mağdurlara selamlarımı gönderiyorum. 70. Yılında İmam Hatip Okulları ve Türkiye'de Din Eğitimi Uluslararası Sempozyumu'nda sizlerle olmaktan büyük bir bahtiyarlık duyuyorum.

Sempozyumun başarılı geçmesini, imam hatip camiamız, ülkemiz, milletimiz, tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.

Bugün 70 yaşında olan imam hatipler, her adımı sabır, samimiyet ve azim ile yürütülen bir mücadelenin eseridir. Kuruluşundan itibaren imam hatipler bu ülkede demokrasinin standardını gösteren bir mihenk taşı olmuştur. Vesayetin gölgesi ortadan kalktıkça imam hatiplerin kapısına vurulan zincirler kırılmıştır. CHP zihniyeti, millet ile, milletin değerleri ile hesaplaşmasını hep imam hatipler üzerinden yürütmüştür. Ellerine geçen her fırsatı ya bu okulları kapatmak ya da ellerindeki kazanılmış hakları engellemek için kullanmışlardır. İmam hatiplerin 70 yıllık mazisine baktığımızda bu durumun sayısız örneği ile karşılaşıyoruz

1950'de millet ölüsünü yıkayacak, namazını kıldıracak kimseyi bulamıyordu. Merhum Menderes'in 1950 seçimlerinden zaferle çıktıktan sonra ilk icraati ezanın aslı gibi okunmasıdır. Diğeri ise imam hatip okullarının açılmasıdır. Dönemin CHP bürokrasisi imam hatipleri açtırmamak için ayak sürümüştür.

 

12 Mart muhtırasında ortaokul kısımları kapatılarak, lise kırımları 4 yıla çıkarılmıştır. 1974'te ortaokul bölümü yeniden açılmış, okul sayısı 101'e çıkmıştır. İmam hatipler 28 Şubat döneminde vesayetçilerin yeniden hedefi olmuş, katsayı zulmü ile de imam hatiplilerin üniversite hayallerine set çekilmiştir.

Kendi evlatlarım da dahil imam hatipliler üniversite hayallerini ya ertelemek ya da yurtdışında gerçekleştirmek zorunda kalmıştır. İmam hatiplilerin fetret devrini biz sonlandırdık. İmam hatip mezunuyum ama hiçbir zaman imam hatipçi olmadım. Bizim için tüm okullar emirlerinde olduğumuz okullardır. Hepsine elimizden gelen tüm destekleri de veriyoruz. 

Derdimiz şu, bu ülkede eğer bugün ifademle bir dindar nesil yetiştirelim gayreti varsa bu hocalarımızın emekleriyledir. Bundan çok rahatsız olanlar yok mu? Var. Tam aksini savunanlar var. Varsın olsun, biz işimize bakacağız. Dinsiz nesil olsun diyenler yok mu? Var. Ucube nesil olsun diyenler yok mu? Var. Onlar işine bakacak, biz de işimize bakacağız. Farkımız bu. Bunun olması lazım. 

Bu hikaye, kılık kıyafeti sebebi ile üniversite kapılarında kalan gençlerimizin, katsayı zulmüne uğrayan öğrencilerimizin hikayesidir. Ücretini ödeyemediği için hastane morglarında cenazesi rehin alınan vatandaşlarımızın hikayesidir. Eline kına yakarak gönderdiği askerin yemin törenine alınmayan anaların hikayesidir. Bu hikaye azgın azınlığın kışkırtmalarına rağmen demokrasiden ayrılmayan sessiz çoğunluğun da hilkayesidir. Baskıya, zorbaya, siyasi şiddete maruz bırakıldık.

Türkiye'nin iktidar partisini uyduruk gazete küpürleri üzerinden kapatmaya kalktılar.  Taşeron haline getirdikleri eli kanlı yapıları üstümüze salarak Türkiye'yi kaosa sürüklemek istediler. Caminin içine ayyaşları doldurarak bira kutularını camilerimizin halılarının üzerine sere serpe göndererek Taksim'e gezicilerle yürümek suretiyle çılgınlıkların en alçakçasını yaptılar. 17/25 Aralık'ta meşru hükümeti devirmeye çalıştılar.  Bu saldırıların tamamını püskürttük.

krt

 

Editör: İbrahim Halil Aksoy