10 Ekim Katliamına ilişkin yaptığı açıklamada, “aradan geçen 6 yılda yitirdiğimiz yurttaşlarımızın acısını halen yüreklerimiz hissediyoruz” diyen Ağbaba, adalet arayışlarının sonuçsuz kalmasının acıları körüklediğini ifade etti. Aradan geçen 6 yıla rağmen acımız hala taptaze Ağbaba’nın açıklamasında şu ifadeler yer aldı: “10 Ekim 2015’te IŞİD terör örgütünün Ankara Tren Garı’nda yaptığı saldırı sonucu ülke tarihimizin en büyük katliamını yaşadık. Türkiye’nin dört bir yanından adalet, barış ve demokrasi taleplerini duyurmak için Ankara’ya gelen 103 barış güvercinimiz insanlık düşmanı IŞİD terör örgütü tarafından hunharca katledildi, yüzlerce yurttaşımız yaralandı ve sakat kaldı. Aradan geçen 6 yıla rağmen yitirdiğimiz insanların acısını hala yüreğimizde taşıyoruz. Suruç’ta, Diyarbakır’da, İstanbul Atatürk Havalimanı’nda, İstanbul’da yılbaşında ve IŞİD’in ülkemizde gerçekleştirdiği katliamlarda hayatını kaybeden vatandaşlarımıza bu vesileyle Allah’tan rahmet, ailelerine ve yakınlarına başsağlığı diliyorum. Katliamda Malatya gençlik kolları yönetiminin neredeyse tamamına yakını hayatını kaybetti veya yaralandı. Malatya‘dan 12 barış güvercinlerimizi de bu barbar sürüsünün saldırısında yitirdik. Hayatını kaybeden tüm barış güvercinlerinin acısı bizim de acımızdır. Yitirdiğimiz tüm masum canlarımızın anısına sahip çıkmaya devam edecek ve başta 10 Ekim olmak üzere IŞİD’in yaptığı tüm saldırıların katillerinden hukuk önünde hak ettikleri cezaları alması için var gücümüzle mücadelemizi sürdüreceğiz.” Adalet arayışlarının sonuçsuz kalması acıları daha da artırıyor “Gar Katliamı Davasında ailelerin adalet arayışlarının sonuçsuz kalması acıları daha da körüklemektedir. Öte yandan IŞİD teröristlerinin Türkiye’de elini kolunu sallayarak dolaştığına ve mahkemeler tarafından serbest bırakıldığına ilişkin son günlerde medyaya yansıyan haberler de toplumun adalete duyduğu güveni tümden yok Etmektedir. Suriye’de iki askerimizin yakılma fetvasını veren sözde IŞİD kadısının önce serbest bırakılıp haber olduktan sonra tutuklanması, IŞİD’lilerin ülkeye kolaylıkla giriş çıkış yaptığına ilişkin haberler ve IŞİD yargılamalarında tanıkların ifadeleri kamuoyunda acıya ve öfkeye neden olmaktadır. 10 Ekim Davası’nın ortada onlarca dijital kayıt, görüntüler, ifadeler, tanık beyanları olmasına rağmen hala sonuçsuz kalması ve bir tür faili meçhul cinayetmiş gibi üstünün örtülmesi kabul edilemezdir. 10 Ekim Katliamı’na dair gerçeklerin açığa çıkarılması aynı zamanda demokrasi ve adalet mücadelesidir. Adalet duygusunun yeniden tesis edilmesi için dünya genelinde insanlığa karşı savaş açmış bu terör örgütünün yaptığı tüm bu katliamlar ve cinayetler insanlığa karşı işlenmiş suçlar olarak tüm yönleriyle araştırılmalı ve teröristler en ağır şekilde yargılanıp cezalandırılmalıdır.” Kaynak, bülten