<p style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">Güllü Tuncer basın bildirisinde "Öncelikle ülkemizin ve insanlığın başı sağ olsun Atatürk Havaalanındaki saldırıda, hayatını kaybeden yurttaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar dileriz. </span></p> <p style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">Bu topraklarda her türlü teröre karşı olduğumuzu bir kez daha dile getiriyoruz.</span><br /><span style="font-size: medium;">Terörü bitiremeyenler, gençleri, akademisyenleri, öğrencileri, kadınları kendine düşman görenler, 8 Mart’ta kadınları saçından sürükleyenler, gazetecileri, kadınları hapse atanlar, ama IŞİD’lileri, Ebu Hanzala’yı tahliye edenler hiç yapılacak iş kalmamış gibi bir de nikâhı kimin kıyacağı ile uğraşmaya başladılar!</span><br /><span style="font-size: medium;">Kadını öncelemeyen bu zihniyet, kadınların ve çocukların haklarını yok sayıyor. “Sıcak aile” söylemi altında sosyal hayatı dini referanslara göre dizayn etmeyi kendisine görev ediniyor. </span></p> <p style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">CHP’li kadınlar olarak sormak istiyoruz: Türkiye’nin tek sorunu muhtarlara ve müftülere nikâh kıyma yetkisinin verilmesi midir?</span><br /><span style="font-size: medium;">Nitekim tüm bu olanlar artık bizi şaşırtmıyor!</span><br /><span style="font-size: medium;">Onlar hepimize düşman!</span><br /><span style="font-size: medium;">Onlar kadına düşman!</span><br /><span style="font-size: medium;">Onlar laikliğe düşman!</span><br /><span style="font-size: medium;">Kadınlar nikâh kıydırmak istediklerinde nikâh memuruna mı ulaşamamışlardır?</span><br /><span style="font-size: medium;">Kadınların en önemli sorunu evlenme akdinin müftü ve muhtarlar aracılığıyla çözüme kavuşturulmaması mıdır?</span><br /><span style="font-size: medium;">Kadınlar ölüyorken, öldürülüyorken, tecavüze uğruyorken, yoksulluk içindeyken, borç batağındayken, emekli olamıyorken, çalışma hakları ellerinden alınıyor, yaşama hakları gasp ediliyorken soruyoruz: </span></p> <p style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;"><strong>MEDENİ KANUNUN KADINLARA VERDİĞİ HAKLARDAN NEDEN RAHATSIZ OLDUNUZ!</strong></span><br /><span style="font-size: medium;">Kaldı ki müftülerin görev tanımı ile yakından uzaktan ilgisi olmayan bu söylem Türkiye’nin tek din esaslı yönetilmesi amacının önemli bir ifadesi, gericiliğe bu topraklarda yer açılması gayretinin bir göstergesidir. </span><br /><span style="font-size: medium;">Bunun yanında imamlara verilecek resmi nikâh kıyma yetkisi, medeni haklar açısından yapılacak bütüncül değişikliklerin ilk adımıdır ve bu yolla sosyal hayatın dini kurallara göre yeniden dizayn edilmesi projesi kuşkusuz ki en fazla kadınları ve kız çocuklarını etkileyecektir.</span></p> <p style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;">Müftülerin nikâh kıyması;</span><br /><span style="font-size: medium;">• Resmi nikâhın “tercih” haline getirilerek, imam nikâhını tekleştirmeye özendirecek uygulamalara, </span><br /><span style="font-size: medium;">• Evlilik yaşının Medeni Kanun yok sayılarak daha düşürülmesine, bunun sonucunda erken yaşta ve zorla evliliklerin daha da artmasına,</span><br /><span style="font-size: medium;">• Özellikle küçük yerlerde akraba evliliklerinin fazlalaşmasına,</span><br /><span style="font-size: medium;">• Çocuk gelinlerin artmasına,</span><br /><span style="font-size: medium;">• Kadını kolaylıkla evlendirmeye, eve kapatmaya, gereken yaşta özgür iradesiyle eş seçimini engellemeye, </span><br /><span style="font-size: medium;">• Kadınların evlilik, miras ve boşanma gibi hakları açısından güvencesiz bırakılmasına, </span><br /><span style="font-size: medium;">• Kadını yok sayarak aile içerisinde sadece bir figüre indirgemeye yol açacak.</span><br /><span style="font-size: medium;">• Aynı zamanda böylesi bir düzenleme inanan ve inanmayan özgürlüğü bakımından tek bir mezhebin din adamlarına verilecek yetki anayasal bir hakkı da ortadan kaldıracaktır. </span><br /><span style="font-size: medium;">Kısaca; bu uygulama kadını eşit vatandaşlık haklarından mahrum etme uygulamasıdır.</span><br /><span style="font-size: medium;">Bizler bu zihniyeti çok iyi biliyoruz. </span><br /><span style="font-size: medium;">“Devrim” olarak nitelenen bu söylem, AKP’nin gerici, kadın düşmanı zihniyetinin ve toplumu dini kurallara göre yeniden dizayn etme projesinin bir parçasıdır. </span><br /><span style="font-size: medium;"><strong>BİZ TÜM BU OLANLARA ARTIK ŞAŞIRMIYORUZ!</strong></span><br /><span style="font-size: medium;"><strong>14 YILDIR HER GÜN BİR YENİSİNİ EKLİYORLAR!</strong></span><br /><span style="font-size: medium;"><strong>AMA ALIŞMAYACAĞIZ!</strong></span><br /><span style="font-size: medium;">KADINI YOK SAYAN, KADINI EVE HAPSEDEN, KADINI KÖLE YAPAN BU ZİHNİYETİN KARŞISINDA DİMDİK DURACAĞIZ!</span><br /><span style="font-size: medium;">Biz Atatürk devrimlerinin uygulayıcısı kadınlar olarak kadınlara yönelen her türlü ‘kapatma Sistemi’nin, eve hapsetmenin, kadını toplumdan dışlayan her tür uygulamanın karşısında olduğumuzu ve AKP’nin karanlığına karşı aydınlık mücadelemize devam edeceğimizi bir kez daha duyuruyoruz. </span><br /><span style="font-size: medium;">Cumhuriyet’i dişiyle tırnağıyla var etmiş tüm kadınların mücadele azmiyle de direnmeye devam edeceğiz. </span><br /><span style="font-size: medium;"><strong>KADINLAR DİRENİŞİN ÖN SAFLARINDADIR</strong></span><br /><span style="font-size: medium;"><strong>VE BİLİYORUZ Kİ BUGÜN AKP’NİN EN BÜYÜK KORKUSU DİRENEN, MÜCADELE EDEN KADINLARDIR! "</strong></span></p> <p style="text-align: justify;"><span style="font-size: medium;"><strong></strong>ifadelerini kullandı.</span><br /><br /><a href="../haber-52539-gullu-tuncer-kadin-haklarini-ataturke-borcluyuz-.html" target="_blank"><img class="null" src="../resimler/malatyahaber20151204_085543.jpg" alt="" /></a></p>