Yaklaşık bir yıl önce göreve başlayan Kale Kaymakamı Abdulselam Bıçak, hem deprem sonrası hem korona virüs süreci hakkında açıklamalarda bulundu. Depremin ardından pandemi sürecinin işlerini zorlaştırdığını, ancak devletin bütün birimleriyle vatandaşlara yardımcı olduklarını ifade eden Bıçak, “İmkanlarımızın yettiği ölçüde herkese eşit bir şekilde, aynı anda ve mümkün olan kısa sürede işlerin görülmesi için çalışıyoruz” dedi. 24 Ocak 2020’de yaşanan Sivrice depreminin yıkıcılığını hissettirdiği ilçelerden biri olan Malatya’nın Kale ilçesinde bir yandan hasarlı yapılar yıkılmaya devam ederken, bir yandan da TOKİ tarafından yapılan deprem konutlarında yeni yaşamlar başladı. Depremin ardından başlatılan dönüşüm çalışmaları ile ilgili bilgiler veren Kale Kaymakamı Abdulselam Bıçak, daha önce bin adet hasarlı evin yıkıldığını söyledi. Şuanda tespit edilen hasarlı evlerin yıkımına başladıklarını ifade eden Bıçak, “Yeni konut almasına rağmen vatandaş konutlarından vazgeçmiyor. Ciddi bir zorluğu var. Bir de pandemi süreci var işimizi zorlaştıran. Pandeminin de başlamasıyla konutların yapımı aksadı, konteyner dağıtımı aksadı. Vatandaş ciddi anlamda mağdur oldu. Tabi bu zorlu bir süreç. Herkes işini anında bitirilmesini istiyor. Herkese eşit bir şekilde herkese aynı anda mümkün olan kısa sürede işinin görülmesi için çalışıyoruz. Evinin yapılması, ahırının yıkılması bunları hep dengede götürmeye çalışıyoruz. İmkanlarımızın yettiği ölçüde yapmaya çalışıyoruz. Sayın Valimiz sağ olsun her zaman arkamızda. Belediye başkanımızla çok uyumlu çalışıyoruz. Hem büyükşehir hem de ilçe belediyesinin bütün imkanlar 7- 24 emrimizde kullanıyoruz. Sürecin kanuni bekleme süreleri, pandeminin etkisi var” ifadelerine yer verdi. “Hak sahiplerini büyük çoğunluğuna evleri teslim edildi” Depremin üzerinde bir buçuk yıl geçtiğini ve çok ciddi aşama kaydettiklerini de belirten Kaymakam Bıçak, şuanda Kale’de yaklaşık 800 deprem konutun bittiğini ve bunların 439 tanesinin çok katlı olduğunu söyledi. Yaklaşık 300 köy konutunun da inşa edildiğini aktaran Bıçak, “Hak sahiplerini büyük çoğunluğuna evleri teslim edildi. Bunların yüzde 60’ında vatandaşımız oturuyor. Hatta bunları 3 ay önce teslim ettik. Kimseyi mağdur etmedik. Konteyner verildi. Elektrik, su bağlandı. O imkanlara sahip olamayan yaşlı vatandaşın bir kısmını konteyner kentten bakım evine yerleştirdik. Pandemide kabul edilmemesine rağmen imkanlarımızı zorlayarak yerleştirdik. Valiliğin otele yerleştirdikleri oldu. Kira yardımında bulunduk. Elimizden geldiğince kimseyi mağdur etmemeye çalıştık. Devlet bütün kurumlarıyla çalıştı. AFAD ayrı çalıştı, Çevre Şehircilik, Emniyet, Jandarma hepsi ayrı ayrı çalıştı. Kimse görev ayrımı yapmadı. Bütün kurumlar dört dörtlük çalıştı. Herkes iyi niyetle çalıştı. Kale yeni bir görünüme kavuştu” şeklinde konuştu. “Kale için ufak dokunuşlar bile çok şey ifade edecek” Malatya-Elazığ güzergahında bulunması ve baraj gölüne de sıfır olması nedeniyle ilçenin turizm açısından da büyümesi adına çok ciddi yatırımcılarla görüştüklerini belirten Kaymakam Bıçak, “Kale için ufak dokunuşlar bile çok şey ifade edecek. İmar belediye başkanını vizyon projelerinden biriydi. İnsanlar ruhsat başvurusu yapmadan eski usul kendi arazisi üzerinde ev yapıyor. Bunlar dikkat etmediğimiz zaman da depremlerde bu acılar yaşıyoruz. Beton kalitesine dikkat edilmediği zaman herkesin bir sanatı herkesin biri işi, bir mesleği var. İnşaat mühendisi, mimarlar boşuna mezun olmuyor. Demir, çimento kalitesini bilmiyoruz. Bunu işin ehline vermek lazım” dedi. “TOKİ binalarının altına 17 dükkan yapıldı” Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından ilçeye Gençlik Merkezi yapıldığını da ifade eden Bıçak, “Deprem acı bir şeydi ama en iyi şekilde durumu değerlendirmek gerekiyor. Şuan iyi bir noktadayız. Dükkan yokken TOKİ binalarının altına 17 dükkan yapıldı. Bunların vatandaşla buluşturulmasıyla terzi, kasap, çarşısı, pazarı olacak. Kale’nin merkezi tamamen dericilik, büyük deri firmalarımız var. Deri sektörüne yön veren insanlar var. Hayırsever insanlar her konuda bizim arkamızdalar. Birçok projede desteleri de oluyor” diye konuştu. Kale ilçenin tek dezavantajının dağınık yapılaşma olduğunu da ifade eden Bıçak, ilçedeki öğrencilerin yaklaşık yüzde 70’inin taşımalı eğitim ile başka okullara gittiğini söyledi. Bu durumun öğrenci ve öğretmenleri de olumsuz etkilediğini belirten Bıçak, “Kale’de yaşayan bir vatandaş Malatya merkezden daha çabuk havalimanına ulaşım sağlıyor. Elazığ havaalanı buraya yaklaşık 40 dakika. Malatya merkeze ulaşım çok kolay ve yakın” dedi. “Eğer başarırsak 60 dönüm çilek ekeceğiz” Kale’de Kalkınma Ajansıyla birlikte bir proje hazırladıklarını da dile getiren Kaymakam Bıçak, “1 milyon TL’ye yakın bir projemiz onaylandı. Eğer başarırsak 60 dönüm çilek ekeceğiz. Güçlü bir kadın kooperatifi kurduk. 60 dönüm çilek ekilecek. Bunun içerisine çilek ekim makinaları, naylon çeken, ayıran, bölen şeyleri alıyoruz. Şartlarımız da var bunları Kale halkının hizmetine cüzi fiyatlarla verecekler. Kendi fidemizi kendimiz yetiştireceğiz. En büyük maliyet fide zaman içerisinde Kale’de Elazığ’a olsun Malatya’ya olsun bölgeye fide satacak bir yer haline getireceğiz. Çok ciddi bir çilek üretim merkezi haline gelebiliriz. Başka bir projemiz daha var. Bir çiftçimize özel bir tür keçi getirdim. Üretime başlattırıyoruz. Biz üründen ve üreticide eminiz vatandaşın kazanması bizim için çok önemli. Vatandaş buradan para kazanmaya başlayınca vatandaşlarda gelecek. Çilekte de aynı şeyler geçerli.” şeklinde konuştu. Kale ilçesinde çok şey değişeceğini vurgulayan Bıçak, konuşmasını şöyle sürdürdü, “Bunlar bir başlangıç. Kale bir yola girdi, bu 3- 5 yılı bulabilir. Gençlik merkezi öğrencileri ve gençleri çekmek için çok ciddi bir yatırım. Tüm Kale’nin gençleri burada da toplanabilir. Burada toplanırlarsa çocukların yeme ihtiyacı, alışveriş ihtiyacı olacak bu dükkanlar onlara hizmet edecek. Bunlar bir döngü içerisinde olacak. Kırsal bir ilçeydik. Şehirleşmeye adım adım başlıyoruz. Bu belli bir süreyi bulabilir” “Şuanda vaka sayılarımız düşük” İlçedeki korona virüs ile mücadele de aşı çalışmalarına da değinen Bıçak, “Covid aşılama oranımız yüzde 75 seviyelerinde. Nüfusumuzun çoğu yaşlı. Aşılama ilk başladığı zamanlarda evde aşılama vardı. Zaman zaman aktif olmayan sağlık ocaklarını açıp hizmete soktuk. Özellikle başhekimimiz kapı kapı gezip ikna etmeye çalıştı. Covid vakalarında bizim kendiliğinden sosyal mesafesi olan bir ilçeyiz. Toplanma alanımız yok. Vakaların çoğu Malatya ve yazın başında İstanbul kaynaklı oluyor. Şuanda vaka sayılarımız düşük. İnşallah tez zamanda dünya olarak bu illetten kurtuluruz” diye konuştu.