1951 yılında Malatya'da doğan ve 17 yaşında Muhammed Ali Clay'ın Müslüman olması nedeniyle boks sporuna başlayan Ertüzün, 1968 yılında Malatya'yı temsil etmek üzere ilk müsabakasına çıktı. İstanbul Tekel takımında 67 kilo olmadığı için 60 kilo ile müsabakalara katıldı. Türkiye'nin en iyi boksörlerinden Mustafa Küçük'ü nakavt eden Ertüzün, bir anda bütün dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Ertüzün, 1977 senesi Avrupa Şampiyonası'na önceden götürüleceğinin açıklanmasına rağmen şampiyonaya götürülmemesi
nedeniyle en verimli çağı olan 26 yaşında boksu bıraktı. Şampiyon olduğu yıllarda basının büyük ilgisini çeken Ertüzün, "Uzun boylu, uzun kollu ve iyi vuran boksör" olarak adlandırılıyordu.
Boks'a 1967 yılında 17 yaşındayken başladığını kaydeden Ertüzün, "Tüm zamanların en iyi boksörü Muhammed Ali Clay'ın Müslüman olması boks sporuna başlamamda etkili oldu. Boksa bir başladım ve kopamadım. Boks'a başladığımda 17 yaşındaydım ve 44 kiloydum. 1968 yılında 48 kiloyla ilk defa Malatya'yı temsil etmek üzere gruplara katıldım ve 2. oldum. 1975'te ise Türkiye şampiyonu oldum. Aynı zamanda Türkiye'nin en teknik milli boksörü seçildim. İstanbul Tekel adına bir dönem müsabakalara katıldım. Daha sonra
Malatya Tekel'e geldim. Daha sonra 1984 yılında genç milli takım hoca olarak çağrıldım. Adam tutma ve adam kayırma olduğunu gördüğüm için milli takım hocalığını bıraktım. Geri dönmem yönünde ısrarlar oldu ancak geri dönmedim. İslam'a göre boksun haram olduğunu öğrendim ve boksu tamamen bıraktım" dedi.
Yokluk içinde başladığı boks sporunda milli takıma girdikten sonra her şeyinin olduğunu kaydeden eski milli boksör, "Boks'a başladığımda bu sporla ilgili çok şey bilmiyordum. Şimdi boksu çok daha iyi biliyorum. 3 yumruk atıp bir yumruk yemektense, bir yumruk at hiç yumruk yeme. Benim düşüncem budur. Dünya'nın en iyi boks hocalarından en iyi puanları alıyordum. Türkiye'de boksu en iyi bilen isimlerden birisiyim. Milli takıma girdim hocada oldum ama bazı şeylerden dolayı boksu bırakmak zorunda kaldım.
Yoksul kesimin çocuğuydum. Eşofman ve ayakkabı bulamazdık. Milli takımda bir eşofmanım vardı, paspas gibiydi. O derece kötü koşuldaydım. Yokluk vardı. Milli takıma girdim ondan sonrada çok şükür her şeyim oldu" diye konuştu.
Ertüzün, boks sporunu 10 yıl yaptığını ifade ederek, "Bize boks sporuyla ilgili çok şey verilmedi. Ben milli takımın en teknik boksörü seçildim. Ama boks sporunu bilenlere kıymet verilmiyor. Benim 10'da birim olmayanlar bu sporu yapıyor. Bu sporu şimdi çok daha iyi biliyorum. Bu bilgiler mezara gitmesin" şeklinde konuştu.
Eski milli boksör, Türkiye Cumhuriyeti'nin 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile milli takımla birlikte gittiği sauna da tanıştığını sözlerine ekledi. Ertüzün, 1975 yılında ise Merhum BBP lideri Muhsin Yazıcıoğlu ile arkadaş olduğunu anlatırken, duygulu anlar yaşadı.
Hatıralarını anlattı.
Hatıralarını anlattı.
Yorumlar