Zamların oranı kadar “zamanlaması” da dikkat çekti. Büyük oranlı zamlar, tam da 2021 yılının ilk 6 ayının dolmasından 1 gün sonra yapıldı. Böylelikle Ocak-Haziran dönemindeki enflasyon düşük çıkacak ve memur ile emeklilerin alacağı zam ve enflasyon farkları da düşük olacak. Benzer durum 2019’da da yaşanmış ve elektriğe yine 1 Temmuz’da yüzde 15 zam gelmişti.

GERÇEKTEN TASARRUF YAPILSA ZAM YAPILMAZ

Uzun süredir iktidar partisi tarafından “kemer sıkma politikası” tavsiye edilen vatandaşlar, geçtiğimiz gece zamlarla uykuya daldı.

1 Temmuz gece yarısında elektriğe yüzde 15, doğalgazda konut abonelerine yüzde 12 zam yapıldı. Ekonomik krizden oldukça fazla etkilenen vatandaşlar, koronavirüs sürecinde gelir kaybına uğrayan esnaf, yapılan zamların ardından daha da güç bir duruma düştü. Gazetemize konuşan Prof. Dr. Esfender Korkmaz, iktidarın tasarruf tedbirlerinin vatandaşa yansımadığını belirterek, hükümette tasarruf olsa zamların yapılmayacağını belirtti.

İsrafın çılgın boyutlara ulaştığı kamu kurumlarına yönelik tasarruf tedbirleri açıklandıktan hemen sonra fatura yine vatandaşa kesildi. Geçtiğimiz gece elektriğe yüzde 15 zam, doğalgaza da konut abonelere yüzde 12, sanayi abone grubuna yüzde 20 zam yapıldı. Salgın nedeniyle hâlihazırda gelir kaybına uğrayan vatandaş ve esnafı daha da zor duruma sokacak olan zamların özellikle 1 Temmuz’da yapılmasının altında bir başka sebep daha yatıyor. 2021 yılının ilk 6 ayından hemen sonra yapılan zamlar, memur ve emeklilerin enflasyon zamlarının düşük olmasına sebep olacak.

TASARRUF, VERGİ YÜKÜ VE ZAMLARIN DÜŞÜK TUTULMASIDIR

Gazetemize son zamları değerlendiren ekonomist Prof. Dr. Esfender Korkmaz, “Elektriğe 2021 ilk ayının ardından yüzde 22 oranında zam yapıldı. Oysaki 2021’in ilk 6 ayında (Ocak-Haziran) ayında tüketici enflasyonu yüzde 6,5 oldu. Bu demektir ki, elektrik zamları enflasyonun 2,5 katı kadar oldu. Eğer hükümet isteseydi elektriğe zam yapmayabilirdi. Bu zammın telafisini kendi masraflarını kısarak, lüks araç furyasını önleyerek, bütçe içerisinde popülist harcamaları kısarak, devlette partizanlığı önleyerek telafi edebilir, zam yapmayabilirdi. Geçtiğimiz günlerde tasarruf tedbirleri açıklandı. Bugünkü siyasi iktidarın tasarruf anlayışı halka yansımıyor. Tamamen slogan olarak söylenmiş şeyler oluyor. Bütçede tasarruf halkın vergi yükünün, zamların düşük tutulması demektir” dedi.

ENFLASYON ZAMMINI DÜŞÜK TUTMAK İÇİN ZAMLAR TEMMUZ’DA YAPILDI

Korkmaz, “Elektriğe yapılan zam tüm üretime girdi olmaktadır. Girdi maliyetlerini artıracaktır. Bu da enflasyona yansıyacaktır. Dolayısıyla zam yapmak enflasyonun yükselmesine sebep olacak. Türkiye’de 8,5 milyon işsiz var. Bu insanlar ve aileleri yapılan zamlarla birlikte zor duruma düşecek. Pandemi nedeniyle gelir kaybına uğrayan esnafa bu zam daha da ağır gelecek. Türkiye’de özel sektör eliyle enerji dağıtımı yapılmaktadır. Bu da maliyeti artırır” ifadelerini kullandı. Korkmaz, zamların 1 Temmuz’da yapılmasıyla enflasyon maaş farklarının düşük tutulmasının amaçlandığını belirterek, “Zamların ilk aydan sonra, 1 Temmuz’dan itibaren yapılmasının sebebi maaşlara yansıyacak zamları düşük tutmaktır. Enflasyon farkının düşük tutulması amacıyla zamlar geciktirilmiştir” diye konuştu.

TEMMUZ’DA EKONOMİ ŞAHLANACAKTI, ZAM GELDİ

Gece yarısı zamlarının ardından akıllara İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Afyonkarahisar’da Haziran ayında yaptığı konuşma geldi. Soylu, konuşmasında Temmuz başı itibariyle Türkiye’de ekonominin şahlanacağını belirtmiş, “Öyle bir sıçrayacak ve büyüyecek ki, etrafımızdaki Almanya’sı, Fransa’sı, İngiltere’si, İtalya’sı ve hele o her şeye burnunu sokan ABD’si de çatlayacak, patlayacak” ifadelerini kullanmıştı. Ancak şahlanış beklenirken, büyük zamlar geldi!

milligazete

 

Editör: İbrahim Halil Aksoy