AK Parti Malatya İl Binasında gündeme ilişkin soruları yanıtlayan AK Parti Malatya Milletvekili ve Dışişleri Komisyonu Başkanı Dr. Taha Özhan, son dönemde sınır ihlali yapan Rus uçağının düşürülmesi ile gerilen iki ülke ilişkilerine değindi. Rusya ile Türkiye ilişkilerinin Rusya açısından çok değerli olduğunu belirten Özhan, aynı şekilde bu ilişkinin Türkiye açısından da önemli olduğunu ancak Türkiye’nin Rusya ile aynı pozisyonda olmadığını söyledi. Rusya’nın özellikle 2008’den bu yana bölgede ve bölge dışında verimli ilişki içerisine girebildiği tüm aktörler ile ilişkilerini bozduğunu belirten Özhan, “Gürcistan işgal girişimi ile başlayan Rusya’nın bölgesinde müdahil olduğu askeri ve siyasi nere varsa onun üzerinden elde ettiği hiçbir kazanım yok. Benzer şekilde de Orta Doğu’da en sorunlu aktör üzerinden Rusya vekalet savaşına girdi. Orta Doğu’nun en sorunlu aktörü olan ve baas rejimine destek verdi. Bu da Rusya’yı bir çıkmaz sokağa sürükledi. Rusya’nın son 7-8 yıldır siyasi ve ekonomik verimli ilişkiler kurabildiği tek ülke Türkiye’ydi. Maalesef görünen o ki Türkiye üzerinden Dünyaya açılan bir kapı olarak ilişkileri kodlamak yerine Suriye’deki katliamlara destek vermenin bir neticesi olarak gerçekleştirdiği sınır ihlalleri sonucunda bir uçak düşürülmüş oldu. Buradan da Rusya Suriye politikasını gözden geçirmek yerine Türkiye ile ilişkilerini sıkıntılı bir döneme sokma sürecine girdi” ifadelerini kullandı.

İki ülke arasındaki ilişiklerin geleceğinin Rusya’nın ileride geliştireceği stratejiye bağlı olduğunu ifade eden Özhan, ”Rusya’nın belli bir stratejik hedefleri var ancak bu hedeflerden bir siyaset çıkmıyor. Son bir yıl içerisinde Rusya’nın sınır ihlali yaptığı ülke sayısı onlarca. Bu bir güç gösterisi bu bir stratejik bir şey değil. Yani Suriye’deki katil bir diktatöre verilen destekten ortaya çıkan hiçbir şey yok. Benzer şekilde DAİŞ’i bombalıyorum diye oradaki muhalefet zayıflatılmaya çalışılıyor” diye konuştu.

Rusya’nın geçmişte Çeçenistan’da çok ciddi katliamlar yaptığına değinen Özhan, şimdi ise Rusya’nın Çeçenistan tecrübesinin aynısını baas rejimine tavsiye ettiğini ifade ederek, “Oysa Çeçenistan tecrübesi Rusya’yı hiçbir şekilde bir şey kazandırmadığı gibi ciddi anlamda ülkeyi çıkmaza sokmuştur. Ve halada o güvenlikçi perspektiften bir siyaset üretememektedir” şeklinde konuştu.
Türki askerinin Musul’a da askeri eğitim vermesiyle başlayan tartışmalara da değinen Özhan, bu durumun iki ülke arasında yapılan anlaşma gereği çok uzun yılladır sürdürüldüğünü söyledi. Son günlerde Türk askerinin Irak’a girdiği yönündeki söylemlerin doğru bir ifade olmadığını söyleyen Özhan, “Bu gayet meşru bir şeydir. Bir kere karşılıklı ilişkiler çerçevesinde hayata geçirilmiş bir uygulamadır. Ayrıca bu uygulama yenide değildir” ifadelerine yer verdi.

Bölgede DAİŞ terör örgütü ile mücadele edilmesi için bu türden eğitimlerin devam etmesi gerektiğini ifade eden Taha Özhan, “Ama görünen o ki Türkiye ve Suriye muhalefetinden başka DAİŞ terör örgütü ile mücadele edilmesini isteyen pek kimse yok” diye konuştu. DAİŞ’i ağızlarından düşürmeyen ve DAİŞ ile mücadele edilmesini söyleyenlerin bu listenin başında olduğunu söyleyen Özhan, “Buna artık bir karar vermek gerekiyor. Türkiye DAİŞ ile mücadelede atılması gereken adımların atılmasını düşünüyor ama görünen o ki DAİŞ Bölgedeki bütün statüko güçleri başta baas güçlerinin koruyucu alanına dönüşmüş durumunda. DAİŞ ortadan kalkınca bölgede bu can çekişen rejimlerde ciddi sıkıntıya girecektir. Bundan dolayı çok sahte bir manzara ile karşı karşıyayız. Ama Türkiye pozisyonunu değiştirecek değil. Biz Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi ile hem de Irak merkezi hükümeti ile onların talepleri doğrultusunda bu eğitim faaliyetlerini sürdüreceğiz” şeklinde konuştu.

Editör: İbrahim Halil Aksoy