Selvi tarafından yapılan açıklamada, tarla farelerinin toprak altında açtıkları galerilerde yaşadıklarını ve hızlı bir şekilde çoğalarak yılda 4-6 doğum yaptıklarını belirtti. Doğan yavruların ise 15-20 gün sonra tarım alanlarına zarar vermeye başladığını ifade eden Selvi, “Özellikle bölgemizde hububat ile çayır-mera bitkilerinin yeşil aksam, tohum ve meyvelerini, ayrıca meyvelik ve ormanlarda fidanların gövdelerini (kök boğazı) yemek, kemirmek suretiyle zarar yaparlar. Öyle ki bazı yıllar zarar dereceleri yoğunluğa göre yüzde 100’e ulaşabilir”


Tarla faresinin doğal düşmanlarının yılan, kartal, şahin, gelincik, baykuş, leylek ve atmaca gibi yaban hayvanlar olduğunu dile getiren Selvi, bu nedenle bu yaban hayvanlarının korunması gerektiğinin altını çizdi. Tarla faresinin verdiği zararları önlemek adına kültürel tedbir olarak ise derin sürüm, tarla temizliği ve münavebe yapılması gerektiğini vurgulayan İl Müdürü Selvi, “Tarla faresiyle en etkin mücadele toplu ve tarama şeklinde yapılan mücadeledir. İlaçlı mücadele iklim koşulları uygun olduğu sürede her zaman yapılabilir” dedi.


Tarla fareleri etkin mücadele zamanının ilkbahar yada sonbahar ayları olduğunu kaydeden Selvi, ilaçlama konusunda müdürlüklerince hazırlanan yüzde 2’lik çinko fosfür içeren zehirli buğdayın kullanıldığını ve bunun dışında uygun olmayan ilaçlarla hazırlanan yemlerin ise farenin yuvası dışında ölmesine sebep olabileceğini söyledi. Yuva dışında ölen tarla farelerinin yaban hayatını yok ettiğini belirten Selvi, “Oysaki çinko fosfür ile hazırlanan yemden yiyen tarla faresinin sinir sistemi felç olduğundan iç kanamaya neden olur ve deliğin içinde ölür” şeklinde konuştu.


Müdürlüklerince hazırlanan zehirli yemlerin tahta bir kaşıkla işlek deliklere 5 adet bırakılması gerektiğini vurgulayan Selvi, zehirli yem konulan fare deliklerinin kapatılmaması ve uygulamadan bir gün sonra ise tarlanın gezilerek açıkta ölen farelerin toplanarak derin bir çukura gömülmesi gerektiğini dile getirdi.

Selvi ayrıca zehirli ilaçlamada şu önlemlerin alınması uyarısında bulundu.
“İlaçlama mutlaka eldiven kullanılmalı. İnsanlardan, evcil hayvanlardan, gıda ve sulardan uzak tutulmalı. İlaçlamadan sonra vücudumuzun ilaç temas eden yerleri iyice yıkanmalı. Bulantı, karın ağrısı, göğüs sıkışması, halsizlik belirtileri görülürse hasta kusturulmalı ve en yakın sağlık kuruluşuna götürülmelidir” diyen Selvi, açıklamasının sonunda ise, tarla fareleri ile mücadele de kullanılacak zehirli yemlerin Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü’nden temin edilebileceğini belirtti.

MALATYA’DA ECSTASY OPERASYONU

 Malatya’da bir kişi üzerinde 3 bin 280 adet ecstasy hap ele geçirildi.



Editör: İbrahim Halil Aksoy