AK Parti İl Teşkilatı'nın Danışma Meclisi toplantısına katılan Bakan Yılmaz, gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Yılmaz, Türkiye'de yaşanan hadiselerin, yeni Türkiye'nin doğum sancıları olduğunu ifade ederek, "Bir eski Türkiye var, vesayetçi bir demokrasinin olduğu, ekonomik değerlerin belirli azınlıkların elinde olduğu, bürokratik mekanizmaların halktan uzak olduğu. Hepimiz o eski Türkiye'yi biliyoruz, tanıyoruz. O eski Türkiye'den, yeni Türkiye'ye geçerken birileri bunu engellemeye çalışıyor. Yine o eski Türkiye devam etsin istiyorlar. Ve bunu sandıkta engelleyemeyeceklerini gördüler. Dolayısıyla halkı sokağa çektiler" diye konuştu.


Kobani'nin bahane edilerek sokakların harekete geçirilmeye çalışıldığını ifade eden Yılmaz, "Kobani ve Suriye'deki mazlum insanların durumunu kullanarak, sokakları tekrar harekete geçirmeye çalıştılar. Bunlar, farklı kaynaklardan görünse de, bir bütünün parçaları. Hepsinde de baktığınız zaman amaç, Türkiye'yi istikrarsızlaştırmak, gücünü kırmak, dünyadaki etkinliğine set çekmek. Ne oldu da birden bire bu insanlar sokağa çıktı? Kobani'yi bahane ediyorlar. Türkiye'nin politikaları ortada. Kaç yıldır Suriye'de katliamlar yaşanıyor. Niye bu rejime tepki göstermediler? Şimdi birden bire kalktılar, sanki Türkiye orada yaşananların sorumlusuymuş, yaşananlara kayıtsız kalmış gibi, halkı sokağa çağırdılar. Suriye'de Türkiye kadar fedakarlık yapan, gayret sarf eden ve ilgilenen başka hiçbir ülke yok. Türkiye, 1 milyon 600 bin insana kucağını açtı, o kardeşlerimizi misafir ediyoruz. 4,5 milyar dolar civarında bir masraf yaptık. Kobani'de de aynısı yaptık. Oradaki 200 bine yakın kardeşimizi aldık ve emniyetlerini sağladık. Destek olduk, olmaya da devam edeceğiz. İyi ki Türkiye var. İyi ki bu bölgede güçlü bir Türkiye var" şeklinde konuştu.

"ÇÖZÜM SÜRECİNİ, KARARLILIKLA DEVAM ETTİRECEĞİZ"
Bakan Yılmaz, çözüm sürecini yaşanan hadiselere kurban etmeyeceklerini dile getirerek, şunları söyledi:
"Son çözüm sürecinde huzurun tadını herkes aldı. Doğu'da, Güneydoğu'da ciddi bir ekonomik hareketlilik var. Yatırım ve istihdam gelişmeye başladı. Doğu'da ve Güneydoğu'da bir kalkınma hamlesi başladı. verdiğimiz teşvik ve yaptığımız altyapı yatırımlarıyla birlikte ciddi bir ekonomik hareketlilik görülüyor. İhracatlar artmaya, yatırım ve ihracata bu bölgelerde gelişmeye başladı. Birileri bunun önünü kesmek istedi. Bu hareketlerin maliyeti 2 milyon TL. Birincisi doğrudan ikincisi ise dolaylı olarak yaptıkları zararlar."

"SOKAKLARI YAKIP, YIKTILAR NE OLDU?"
Sokak eylemleriyle sadece Türkiye'ye zarar verilmeye çalışıldığını belirterek, "Malatya, çözüm sürecinde örnek alacağımız bir yer. Bizim böyle örnekleri artırmaya ihtiyacımız var. Sokakları yakıp, yıktılar ne oldu? İnsanlar öldü, yaralandı, sokaklar yakıldı, Kobani'ye bir faydası mı oldu? Oradaki IŞİD'in yaptığı hadiseler, bundan dolayı durmuş mu oldu? Sadece Türkiye'ye zarara vermeye çalıştılar. Tam aksine biz oradaki hadiselere destek vermek istiyorsak, Türkiye'yi daha güçlü hale getirmeliyiz. Türkiye'ye zarar vermekle, oraya ne fayda üretmiş oldu bu insanlar? Hiçbir fayda üretmediler. Sadece ve sadece zarar verdiler. Türkiye, daha fazla güçlensin ki, mazlumlara daha çok yardımcı olsun. Türkiye, daha fazla güçlensin ki, dünyada yaşanan bu insanlık dramlarına daha fazla el atsın. Türkiye, daha güçlü olsun ki, bölgemize de istikrar getirsin. Diğer kardeşlerimizi de biz bu sürece çekelim. Gelecekte de inşallah Ortadoğu'da istikrarı kurarken, Türkiye en önemli rolü oynayacak" dedi.

Editör: İbrahim Halil Aksoy